TÜRK METAL ve MESS Toplu Sözleşme Müzakereleri 13 Ekim’de Başlıyor
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ve TÜRK METAL Sendikası arasındaki metal işkolu grup toplu sözleşme müzakerelerinin ilk oturumu 13 Ekim’de gerçekleştirilecek. Yaklaşık 140 bin işçiyi ilgilendiren bu kritik süreçte, tarafların uzlaşma zemini arayacağı belirtiliyor.
Müzakere Süreci Başlıyor: İşçilerin Beklentileri Yüksek
TÜRK METAL Sendikası Başkanı Uysal Altundağ, Bursa Şubesi’nin genel kurulunda yaptığı açıklamada, işveren sendikası MESS ile yapılacak ilk müzakerenin önemine vurgu yaptı. Altundağ, sendika olarak sektörün ve ülkenin ekonomik koşullarını dikkate alan, ancak aynı zamanda üyelerinin beklentilerini de karşılayan bir sözleşme taslağı hazırladıklarını ifade etti. “Biz yapacağımızı yaptık. Söyleyeceğimizi söyledik. Şimdi sıra işverenlerimizde sıra MESS’te,” diyen Altundağ, MESS’in de metal işçisinin hakkını vermesi gerektiğini söyledi.
Altundağ, “Şimdi sıra, ekonominin bütün durağanlığına rağmen, Türk Metal üyesinin gücüyle üretenlerde, kazananlarda, şampiyon olanlarda. Şimdi sıra, ülkemiz ekonomisini ayakta tutmak için, sanayi üretimine destek olmak için, gece gündüz çalışan, üreten, bacaları tüttüren, çarkları döndüren metal emekçisinin hakkını vermekte” şeklinde konuştu.
Sözleşme tekliflerinin hazırlanmasında işçilerle yapılan anketler ve işyerlerindeki görüşmelerin etkili olduğunu belirten Altundağ, bu yaklaşımın sendikal demokrasinin bir örneği olduğunu vurguladı. Bu durum, sendikanın üyelerinin taleplerini dikkate alarak hareket ettiğini gösteriyor.
Sendika’dan Net Mesaj: 140 Bin İşçinin Desteğiyle Masadayız
Müzakere sürecine ilişkin detayları da paylaşan Altundağ, sözleşme taslağının MESS’e iletildiğini ve 13 Ekim’de başlayacak müzakerelere genel başkan yardımcılarının başkanlık edeceği heyetlerin katılacağını söyledi. Altundağ, “Şunu herkes bilsin, o masadaki heyet buzdağının görünen kısmıdır. Bizler o masada 140.722 metal emekçisinin desteğiyle, verdiği güçle, masadaki son delikli kuruşa kadar almaya yemin ederek oturacağız. Bundan hiç şüpheniz olmasın” ifadelerini kullandı.
TÜRK METAL’in Talepleri ve Sektörün Durumu
TÜRK METAL Sendikası, MESS’e ilk altı ay için ücret ve sosyal haklar toplamı olarak işçilerin ücretlerinde yüzde 38,97 oranında bir artış teklif etti. Bu teklifin gerekçesi olarak, işçilerin yaşadığı ekonomik zorluklar, çarşı pazar fiyatları ve artan yaşam maliyetleri gösterildi.
Altundağ, tekliflerini oluştururken işletmelerin, sektörün ve ülkenin genel ekonomik durumunu dikkate aldıklarını belirterek, “Nihayetinde, bizim, daha güçlü bir ekonomi, daha büyük bir Türkiye, daha yaşanası bir ülke olmak için çarkları çevirmekten, bacaları tüttürmekten, üretmeye devam etmekten başka hiçbir amacımız yok” dedi.
Zorlu Süreç ve İşçilerin Desteği
Altundağ, işyerlerindeki mevcut durumu, ihracat daralmasını ve otomobil ile beyaz eşya sektörlerindeki satış düşüşlerini dikkate alarak zorlu bir sürece hazırlandıklarını ifade etti. Bu nedenle, alınabilecek en iyi zam teklifinin önemine vurgu yaparak, işçilerin desteğinin kritik olduğunu belirtti.
“Şunu hiçbir zaman unutmayın; önemli olan istemek değildir, önemli olan alabileceğimizin en iyisini alabilmektir. Her dönem olduğu gibi, vereceğimiz mücadele ile bu işkolundaki en iyi sözleşmeyi yine biz imzalayacağız” diyen Altundağ, örgütlenmenin önemine de dikkat çekti.
Örgütlenmenin Önemi ve Beklentiler
TÜRK METAL Başkanı Uysal Altundağ, metal işkolunda hala asgari ücretle çalışan binlerce işçi olduğunu ve bu işçilerin sosyal haklardan yoksun bir şekilde çalıştığını vurguladı. Örgütlenmeyle bu durumun tersine çevrilebileceğini belirten Altundağ, metal işçilerinin haklarını korumak ve iyileştirmek için sendikal gücün önemine işaret etti.
Müzakere sürecinin nasıl sonuçlanacağı ve işçilerin beklentilerinin ne kadarının karşılanacağı merakla bekleniyor. 13 Ekim’de başlayacak müzakereler, metal sektöründeki iş barışı ve ekonomik istikrar açısından kritik bir öneme sahip.
Sonuç olarak, TÜRK METAL Sendikası’nın MESS ile yapacağı toplu sözleşme müzakereleri, metal sektöründe çalışan binlerce işçinin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Tarafların uzlaşmacı bir yaklaşımla hareket etmesi ve işçilerin haklarını koruyan bir anlaşmaya varması bekleniyor.
