Türkiye’de Gelir Eşitsizliği Kuznets Hipotezi’ni Çürüttü: Orta Sınıf Eriyor

Usta iktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, Türkiye’deki gelir eşitsizliği sorununa dikkat çekerek, ünlü Kuznets Eğrisi Hipotezi’nin Türkiye özelinde geçerliliğini yitirdiğini belirtti. Eğilmez, ekonomik büyüme ile gelir dağılımı arasındaki ilişkiye dair çarpıcı tespitlerde bulundu ve orta sınıfın erimesinin demokrasi üzerindeki olumsuz etkilerine vurgu yaptı.
Kuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye Gerçeği
1950’lerde Nobel ödüllü ekonomist Simon Kuznets tarafından ortaya atılan Kuznets Eğrisi Hipotezi, ekonomik büyüme arttıkça gelir eşitsizliğinin azalacağını öngörüyordu. Bu hipoteze göre, bir ülke kalkınma sürecinde önce gelir dağılımında bozulma yaşar, ancak belirli bir gelir seviyesine ulaştıktan sonra eşitsizlik azalmaya başlar. Ancak, Dr. Mahfi Eğilmez’in analizleri ve TÜİK verileri, Türkiye’de bu hipotezin tam tersi bir durumun yaşandığını gösteriyor.
Eğilmez, blog sayfasında yaptığı değerlendirmede, Türkiye’de kişi başına düşen gelir artmasına rağmen, Gini katsayısının da eş zamanlı olarak yükseldiğini vurguladı. Gini katsayısı, bir ülkedeki gelir dağılımının ne kadar eşitsiz olduğunu gösteren bir ölçüttür. Katsayının yükselmesi, gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığı anlamına gelir. Bu durum, Kuznets’un teorisinin aksine, Türkiye’de ekonomik büyümenin kendiliğinden gelir adaletini sağlamadığını açıkça ortaya koyuyor.
Orta Sınıf Neden Eriyor?
Dr. Eğilmez, Türkiye’deki gelir eşitsizliğinin en çarpıcı sonuçlarından birinin orta sınıfın hızla erimesi olduğunu belirtti. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, özellikle en zengin yüzde 20’lik kesim ile en yoksul yüzde 20’lik kesim arasındaki gelir farkının giderek açılmasına neden oluyor. Bu durum, orta sınıfın bir kısmının üst sınıfa yükselmesine yol açarken, çok daha büyük bir bölümünün alt sınıflara düşmesine neden oluyor. Sonuç olarak, orta sınıf giderek küçülüyor ve toplumdaki denge bozuluyor.
Eğilmez, orta sınıfın toplumun en önemli kesimi olduğunu ve bu sınıfın yok olmasının demokrasiyi de tehlikeye attığını savunuyor. Orta sınıf, genellikle daha eğitimli, daha bilinçli ve toplumsal sorunlara daha duyarlı bir kesimdir. Bu nedenle, orta sınıfın erimesi, toplumda kutuplaşmanın artmasına, aşırı uçların güçlenmesine ve demokratik değerlerin zayıflamasına yol açabilir.
Gelir Dağılımını Düzeltmek İçin Devlet Politikası Şart
Dr. Mahfi Eğilmez, gelir dağılımını düzeltmenin ekonomik gelişmeye bırakılacak bir iş olmadığını vurguladı. Ona göre, orta sınıfın yok olmasını ve demokrasinin aşırı uçlara kaymasını önlemenin tek yolu, aktif bir devlet politikası uygulamaktır. Bu politika, özellikle ücret geliri elde edenleri, kendi işini kurmuş olanları ve kısaca orta sınıfı korumayı hedeflemelidir.
Gelir dağılımını düzeltmeye yönelik devlet politikaları, vergi düzenlemelerinden sosyal yardımlara, eğitimden sağlık hizmetlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayabilir. Örneğin, daha adil bir vergi sistemi, yüksek gelirlilerden daha fazla vergi alınmasını ve bu vergilerin sosyal hizmetlere aktarılmasını sağlayabilir. Sosyal yardımlar, yoksul ve dezavantajlı kesimlerin gelirlerini artırarak gelir eşitsizliğini azaltabilir. Eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması, fırsat eşitliğini sağlayarak orta sınıfın güçlenmesine katkıda bulunabilir.
Sonuç olarak, Dr. Mahfi Eğilmez’in uyarıları, Türkiye’deki gelir eşitsizliği sorununun ciddiyetini ve bu soruna çözüm bulmanın aciliyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Kuznets Eğrisi Hipotezi’nin Türkiye’de geçerli olmaması, ekonomik büyümenin kendiliğinden gelir adaletini sağlamayacağını ve bu konuda devletin aktif bir rol üstlenmesi gerektiğini gösteriyor. Orta sınıfı koruyucu bir devlet politikası ile gelir dağılımının düzeltilmesi, hem ekonomik istikrar hem de demokratik bir toplum için hayati önem taşıyor.